Wednesday, April 22, 2009

Hadise ile Özel Röportaj


Yayına Giriş: 07.04.2009 09:28:23
Güncelleme: 07.04.2009 09:40:02


1975 yılından bu zamana süren Eurovizyon yolculuğumuzda bu sene bayrağı, sevilen ve başarılı sanatçı Hadise devraldı. Sözlerini Hadise ve Stefan Fernande'nin yazdığı ve Sinan Akçıl'ın bestelediği "Düm Tek Tek", 12 Mayıs günü birinci yarı finalde, dokuzuncu sırada yarışacak. Hadise ile Hakan Yalçınkaya konuştu:


- Eurovizyon Şarkı Yarışması’na katılmaya nasıl karar verdiniz?
TRT bizden bu yıl Türkiye adına yarışmamızı istediğinde hiç tereddüt etmedik, çünkü bu hayatta karşınıza bir kez çıkabilecek bir fırsat.


- Hadise için Eurovizyon Şarkı Yarışması nasıl bir anlam ifade ediyor? Yarışmanın kariyerinize katkı yapacağını düşünüyor musunuz?
Eurovizyon Şarkı Yarışması benim için çok şey ifade ediyor. Eurovizyon’u aile üyelerimle birlikte seyrederdik. Çocukken Eurovizyon’u özellikle sahnede giyilen kıyafetler için izlerdim. Dolayısıyla Eurovizyon 2009 Şarkı Yarışması’na katılmak benim için bir yolculuk ve bu yolculukta yüküm ne kadar ağır olursa olsun zevk almaya çalışacağım. Bence Eurovizyon beni bir sanatçı olarak, bir yorumcu olarak ve bir şarkıcı olarak geliştirebilecek bir tecrübe. Dolayısıyla kariyerime kesinlikle katkısı olacaktır.


- 11 yıllık bir tele-oy geleneğinden sonra EBU sistemi %50 tele-oy, %50 jüri oyu şeklinde değiştirdi. Bu kararı nasıl buluyorsunuz?
Bence son derece iyi oldu.


- Müzik kalitesi açısından bakarsak, Eurovizyon Şarkı Yarışması’nı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Eurovizyon sahnesinde her yıl bir çok değişik sanatçı ve performans görüyoruz. Şarkıcıları eleştirmek bana düşmez ama şunu söyleyebilirim ki her yıl değişik onca performansı görmek son derece ilginç.


- Eurovizyon Şarkı Yarışması tarihine baktığımızda en beğendiğiniz şarkılar hangileri? Yarışma tarihinde beğendiğiniz Türk şarkıları da var mı?
Şarkının tam adını hatırlamıyorum, ama sözleri şöyleydi : “Through The Storm I Called Your Name, To Find You...”. En sevdiğim Türkçe şarkı: "Every Way That I Can" (Sertab Erener), "For Real" (Athena).


- Kendinizi sahnede nasıl hayal ediyorsunuz?
Umarım sahne yeteri kadar geniştir, böylece şovumu yapabilirim.


- Türkiye’de sizden beklentiler çok yüksek. Bu durum sizde baskı ve başarısızlık korkusu yaratıyor mu?
Öncelikle şarkımın ve sahnedeki enerjimin herkes tarafından beğeniliyor olması beni çok mutlu ediyor. O yüzden bana verdiğiniz destekten ötürü size bir kez daha teşekkür ediyorum. Öte yandan, evet, biraz baskı hissediyorum, çünkü bu bir yarışma ve sonucu asla bilemezsiniz. Ben sadece mükemmel bir gösteri yapıp, sahneden inerken bu işi hakkıyla yaptım diyebilmek istiyorum.


- Türkiye ile Avrupa’yı (ya da Belçika’yı) müzikal üretkenlik açısından karşılaştırabilir misiniz? Farklılıklar nelerdir?
Türk insanı Türk müziğini ve Türkçe sözleri çok seviyor. Ancak farklı ülkelerin müziklerinin karşılaştırılabileceğini sanmıyorum, çünkü müzik müziktir. Ve müzik de dinlediğiniz şarkıdaki ritmi ve mesajı hissedebilmektir.


- Okuyucularımıza bir mesajınız var mı?
Tüm desteğiniz ve benim ve şarkım hakkındaki tüm olumlu mesajlarınız için teşekkür ederim. Şimdi farkına varıyorum ki, Eurovizyon benim için destek demek. O yüzden desteğinizi esirgemeyin. Hepinize kucak dolu sevgiler. Bu röportaj için teşekkür ederim.


Röportaj: Hakan Yalçınkaya

No comments:

Post a Comment